loader

Oxford sözlüğü simbiyozu, yani ortak yaşamı; biyolojik bir terim olarak “Birbirine yakın yaşayan ve kendine özgü şekillerde birbirine bağlı olan, her biri diğerinden belirli faydalar sağlayan iki farklı canlıbarasındaki ilişki”, genel bir kavram olarak ise; “insanlar, şirketler vb. arasında, her ikisinin de yararına olan bir ilişki” olarak tanımlar. Kitlelerin istek ve ihtiyaçlarını, teknoloji temelli değer önerileri hizalamasında ele alan yeni nesil girişimler ile yapay zekânın ilişkisi ise kuşkusuz, simbiyotik bir sinerji önermektedir. Yapay zekâ, yeni nesil girişimcilik çözümleri için ivme ile artan bir önem arz etmekte; yeni nesil girişimcilik ekosistemi ise, yapay zekânın ilerlemesi ve sürekli olarak gelişmesi için müthiş bir ilgi, mâli destek ve iş birliği ortamı sunmaktadır.

Gelişen yapay zekâ teknolojileri; sağlık, perakende ve e-ticaret, reel üretim, gıda teknolojisi, bankacılık ve finansal hizmetler, lojistik ve taşımacılık, seyahat, emlak, eğlence ve oyun gibi birçok yeni nesil girişimcilik dikeyinde dikkat çekmekte; önümüzdeki beş yıl içinde ise: akıllı süreç otomasyonu, pazarlama, finans, sağlık, perakende ve ilaç araştırması dikeylerinde en hızlı büyümeyi göstermesi beklenmektedir.

Öte yandan yapay zekâ teknolojisine geçtiğimiz yıllarda yapılan yatırım projelerine baktığımızda; San Francisco merkezli Scale AI’ın 16.6 milyon USD yapay zekâ yatırımı ile beş proje duyurduğunu, Kuzey Amerika’daki en eski Fransızca dil üniversitesi La-Val’ in bir Zekâ ve Veri Enstitüsü kurduğunu, Filipinler’in yapay zekâ araştırma merkezi kurmayı planladığını, Macaristan Hükümeti’nin bir yapay zekâ stratejisi duyurduğunu, Tunus’un kamu maliyesi yönetiminde yapay zeka uygulamaları reformları yapıyor olduğunu ve Şili’nin elektrik sistemlerinin izlenmesinde yapay zekâ akıllı enerji çözümlerinin kullanılmaya başlandığını görüyoruz.

Girişimcilik ekosisteminin yapay zekâya gösterdiği ilgi ve yatırım iştahına istinaden, Türkiye için de benzer bir durum söylemek mümkün; yapay zekâ, 2021 senesinde 47 adet yatırım ile, Türkiye ekosisteminde en çok yatırım alan ikinci endüstri oldu (ilk sırada 54 yatırım ile oyun, üçüncü sırada ise 39 yatırım ile ‘veri & analitik’ yer aldı). 2022 ilk çeyreğinde ise yapay zekâ, toplam 122 milyon USD hacminde 6 adet yatırım aldı.

Yukarıda söz edilen veriler; yeni nesil girişimcilik ekosisteminin yapay zekâ teknolojilerine gösterdiği ilgi ve yatırım iştahını destekler nitelikte. Bununla birlikte, yeni ve iyileştirilmiş iş fikirleri ve modellerinin, daha da gelişmiş ve olgunlaşmış yapay zekâ çözümleri talep edeceğini beklemek de makul görünüyor. Bu demek oluyor ki; yeni nesil girişimcilik ekosistemleri, yapay zekâ teknolojilerinden artan performanslar bekleyecek ve bunun için yatırımları ile, bilim insanları ve teknoloji sunucularını destekleyecek.

Bununla birlikte; herhangi bir dikeye ait yeni nesil girişimin, yaşayabilmek için yapay zekâ teknolojilerini çok iyi anlamasının ve iş modeline kaynaştırmasının da kaçınılmaz ve hayati önemi olduğu düşünülebilir. Nitekim; beklenenden daha da hızlı gelişen ve kimi durumlarda yetkin ve bilgin insanın karar verme süreçlerini, doğruluk oranları ve zamanın daha verimli kullanılması avantajları ile geride bırakan yapay zekâ teknolojileri; tüm yeni nesil iş modelleri için risk ve ödül dengelemesini sağlayacak omurga görevini üstlenmiş yapılar olabilir. Burada elbette, iş yapış şekillerini dramatik ölçüde iyileştiren yapay zekâ teknolojilerinin etik ve fonksiyonel kurallara uyumlu denetim mekanizmaları çerçevesinde değerlendirilmesi, son derece dikkat gerektiren bir nokta. Gelecek yıllarda, her sektörden girişimlerin yapay zekâ teknolojilerine temel bir kaynak olarak gereksinim duyacağı ise apaçık. Aynı şeklide, yapay zekâ teknolojileri de, iş dünyası tarafından kendilerine duyulan bu hayati gereksinim ile hızla ve derinlemesine gelişmeye devam edecek.

Benzer şekilde; yapay zekâ teknolojilerinin, yeni nesil girişimcilik ekosistemlerini kayda değer ölçüde beslediğini, genişlettiğini ve derinleştirdiğini söylemek de mümkün. Artan yatırım hacimleri ve anlaşma sayılarına rasyonel bir açıklama olarak, birçok başka faktör ile birlikte, yapay zekâ temelli çözümler sunan iş modellerine olan inanç ve ümidi belirtmek de anlamlı olabilir.

Dolayısı ile bir çıkarım olarak; gerek gelişmiş, gerekse gelişmekte olan yeni nesil girişimcilik ekosistemleri ile yapay zekâ arasında mükemmel bir simbiyoz gözlemliyoruz. Gerek ekosistemler, gerekse yapay zekâ teknolojilerinin kendisi için; sınırları belirsiz gelişme ve iyileşme imkan ve şansları sunan bu simbiyozu iyi değerlendirmek ise buradaki önemli konu.

Bilim insanları, iş insanları ve teknoloji sağlayıcıları; bu çerçevenin esas ajanları. İleri aylar ve yıllarda bu kişi ve kurumlar arasında sağlanacak verimli iş birliği ve iletişim; bu simbiyozdan olabilecek maksimum finansal, sosyal ve stratejik faydaları sağlamak adına elzem önem arz ediyor.

Simbiyozu büyütecek bir başka konu ise, farklı dikeyler için veri toplama, işleme ve ARGE yatırımlarının önemi. Bu da yine, bilim ve iş dünyası insanları ve kurumları kadar; politika yapıcı yerel ve küresel kurumların da desteğini gerektiriyor.

Yeni nesil girişimcilik ve yapay zekâ sinerjisinin, çok sayıda kişi ve kurumun uzun soluklu ve sürekli çabaları ile ivmelenmiş yükselişine destek olmak; gezegenimizin ve canlı ekosistemlerinin sürdürülebilir ve kaliteli yaşayışları için de ciddi önem arz edebilir. İklim değişikliği sebepli onlarca felakete karşı uyarıcı ve hatta önleyici teknolojik çözümler, yapay zekâ sayesinde yaratılabilir ve ölçeklenebilir. Eğitimde; coğrafya, cinsiyet ve yaş temelli fırsat eşitsizlikleri, yapay zekâ çözümleri ile yüksek nitelikli eşitliğe dönüştürülebilir. Uzayan hayat beklentilerinin getirdiği sosyal yeniden yapılanma gereksinimleri, yapay zekâ teknolojileri ile geriatrik bakım ve hayat kalitesini artırma çözümlerine ulaşabilir. Etkin ve sürdürülebilir tarım ve lojistik senaryoları, yapay zekâ teknolojileri ile daha çok ülke ve toplumda benimsenebilir. Kadınların ve 65 yaş üzerinin iş gücüne yeniden katılımında, yapay zekânın kapsayıcı bir rolü olabilir.

Dolayısı ile; bilim insanları, teknoloji sağlayıcıları ve iş dünyası; yapay zekâ ve yeni nesil girişimcilik simbiyozunda büyük fırsatlara sahip olduğu gibi, büyük sorumluluğa da sahip. Bu sorumluluğa istinaden, nitelikli STK’ların metodolojik ve somut çalışmaları, önemli birer köprü görevi üstlenebilir. Her zaman olduğu gibi, bilgi simetrisi ve şeffaf iletişim; bu çalışmaların başarısının temelini oluşturacaktır.

Kaynakça:

  • “SCALE AI announces five projects and $16.6 million in investments in artificial intelligence”, CISION, 18 February 2021,
  • “Regional centre of expertise in artificial intelligence: Laval University announces the creation of the intelligence and data institute”, Universite Laval News, 29 January 2020, https://iid.ulaval.ca/ul-annonce-creation-iid/ [13 Haziran 2022 tarihinde erişildi]
  • Ben Mehrez, Hamza. “An artificial intelligence revolution in public finance management in Tunisia”, iGmena,2019,https://giswatch.org/node/6192#_ftn2 [13 Haziran 2022 tarihinde erişildi]